Uzun zamandır yazmak istiyodum lakin bir türlü konsantre olamadım. Bir bodrum akşamına imiş kısmet.
Hadi başlayalım.
Rus astronom olan Nikolai Kardeşev le giriş yapalım.
Nikolai Kardeşev 1964 yılında uzaydaki medeniyetlerin enerji kullanım boyutlarına göre sınıflandırılabileceklerini öne sürdü.
Bence 1964 yılı için inanılmaz bir öngörü.
Nikolai abimiz, enerji kullanımına göre medeniyetleri 3 ana başlıkta topladı. 4 ve 5. sınıf medeniyeti o dönemin şartlarına göre öngörmek neredeyse imkansız olduğu için dönemimiz bilim adamları ve fütüristlerinden Michio Kaku, Robert Zubrin ve Carl Sagan bazı tahminlerde bulundular.
Bu yazımda 4 ve 5. sınıf medeniyetlerden bahsetmeyeceğim.
Kardeşev in medeniyetleri
1. Sınıf Medeniyet / Gezegensel Toplum
Gezegenin tüm olanaklarını kullanan ve enerjiye çevirebilen bir topluluk. Bu toplum tüm gezegensel hareketlere hükmedebilir (Volkanlar, fırtınalar, depremler ve tüm doğa olayları) ve bu olaylardan enerji elde edebilir. Asıl enerji kaynağı ise gezegenin çekirdeğidir. Bu kurama göre biz daha bebek medeniyetiz.
Durumu net olarak enerjiye çevirirsek, Kardeşev e göre böyle bir medeniyet saniyede 10 üzeri 16 (10^16) watt enerji tüketir. Bunu bizim medeniyetimize oranlarsak yaklaşık enerji tüketimimizi 100.000 kat arttırmamız gerekiyo. Prof. Michio Kaku bir aksilik çıkmazsa (çıkacak) bunun 100 sene içinde gerçekleşeceğini söylüyor.
2. Sınıf Medeniyet / Yıldız Toplumu
Yıldızların enerjsini kullanabilen ve yıldızlar arası seyahat edebilen toplum.
Not: Benim düşünceme göre yıldızlar arası seyahati 1. sınıf medeniyetlerde yapabilir.
Bu tip medeniyetler Dyson Sphere – Dyson Küresi kullanarak yıldızların enerjilerini kullanabilirler.
Yıldızın etrafını kısmen çevreleyen yarım bir küre ile yıldızın enerjisi kullanılabilir hale gelir ve hatta depolanır.
Yine durumu enerjiye çevirirsek eğer, Bu medeniyet saniyede 10 üzeri 26 (10^26) watt enerji üretir ve harcar. Bizim yani Hümanoid medeniyetinin enerji kullanımı ile karşılaştırmıyorum baya gereksiz bir karşılaştırma olur.
3. Sınıf Medeniyet Galaktik Toplum
İsminden de anlaşılacağı üzere birden fazla yıldıza ve hatta kara deliklerden dahi enerji elde edebilen bir toplum.
Enerji kullanımı 2. Sınıf medeniyetin enerji üretiminin yaklaşık 10 milyar katı ve bizden yaklaşık 100.000 ila 1 milyon yıl arası daha gelişmiş bir uygarlık.
Enerjinin bu kadar çok elde edilmesinin bazı ufak tefek sıkıntıları da var elbette.
Yanlış kullanımlarda Medeniyetin bütünüyle yok olması gibi. Netice itibariyle et kan ve kemikten oluşuyoruz.
Evrende yalnız mıyız sorusunu da aslında cevapladık. Pek çok medeniyet bu seviyeye çıkmış olabilir. Lakin seleksiyon her zaman en iyi adapte olan yırtıcıyı yaşattığı ve o yırtıcı ne kadar medeni görünsede hep içerlerde bir yerde yaşadığı için yüksek ihtimalle (bence) hiçbir medeniyet 1. seviyeyi geçememiştir.
Neyse gelelim "yaa biz bu kadar enerjiyi ne yapcaz" konusuna.
Quantum evreni inanılmaz bişey.
Biz normal maddeler parçacık yapısındayız. Yani parçacığız işte duvardan sekeriz ilkokuldan bu yana gördüğümüz normal madde tanımına uyan herşey parçacık madde modeline uyar ve parçalık madde doğrusal olarak hareket etme kabiliyetindedir.
Birde dalga modeli var bunun en iyi örneği ışık dalga modeli olarak nitelendirilir. Parçacığın aksine ışık doğrusal hareket etmez dalga olarak hareket eder.
Quantum atomla değil içinde elektronla ilgilenir. Atom bildiğimiz madde kuramına göre parçacık olarak hareket eder lakin içindeki elektronlar bazen dalga bazende parçacık modeline uyar.
Hatta çifte yarık deneylerinde gözlem dahilinde parçacık, gözlem bırakıldığında dalga modelinde hareket ettiği gözlemlenmiş. Bunu şu şekilde yorumlayabiliriz.
Bilgisayar 1 ve 0 lardan oluşur. Her bir 0 yada 1 e "bit" diyoruz. Bunlardan 8 tanesi yan yana geldiğinde 1 "byte" oluşur. Daha genel ifade ile Milyonlarca 1 ve 0 bir araya geldiğinde çektiğiniz selfi oluşuyor.
Quantum bilgisayarda her bit bazen 1 bazen 0 olabiliyor. yani quantum pc ile 1 byte a selfi sığdırılabilir.
Bunun anlamı inanılmaz bir işlem gücü ve inanılmaz bir depolama alanı. Yapılabilecekler için tahayyüller sınırsız. Bildiğimiz tüm şifrelemeler tüm güvenlik önlemleri hepsi çöp neyse bu başka bir yazının konusu.
Peki enerji bunun neresinde.
Işınlanmak mümkün mü evet mümkün. Bir Quantum pc ve gerekli enerji ile istediğiniz herşeyi ışınlayabilirsiniz. Hatta ışınladığınız bu materyali bir kez değil istediğiniz kadar ışınlayabilirsiniz.
Işınlanacak herşey veri haline gelmek zorunda elektronlarına kadar ayrılıp başka bir yerde tekrar birleştirilecek. Bu veri haline gelmiş maddeden istediğiniz kadar klon yaratabilirsiniz.
Startrek ten hatırlayın Aktör kahve makinesi gibi bişeyin başına geçer istediği yemek içki yada tatlıyı makineye söyler pat diye ışınla istediği şey gelir. Aslında mevzu tam olarak bu.
Dünyanın en iyi aşçıları, barmenleri yiyecek yada içkiyi hazırlar bu bir kez ışınlanır sonrasında gereken enerji ile istediğiniz kadar klonlanır.
Peki ne kadar enerji...
1.80 boyunda 80 kilo olan bir insanı ışınlamak için yaklaşık olarak 5 nükleer santralin enerjisine ihtiyaç var.
Ayrıca hesaplamaları yapacak birde quantum pc ve bu veriyi ışınlanma alanına iletecek bir sistem.
Şuanda ışınlanmak teorik olarak mümkün pratikte ise bir insanın ışınlanması biraz karışık.
Işınlanan kişinin kendisi mi yoksa klonu mu oluyor. Işınlanma esnasında ışınlanan madde geçtik atomu, fotonlarına kadar ayrıldığı için aslında ölüyor da olabilir. o sebeple şuanda ne desek boş.
Peki günümüz için durum ne.
Temmuz 2017’de Çinli bilim insanları ilk kez yörüngeye bir foton yolladı ve quantum internetin yolu açıldı.
Bildiğimiz yöntemlerle veri transferi esnasında gecikmeler yaşanır. Bildiğimiz veri transfer yöntemlerinin en hızlısı Fiber kablolarla veri taşımaktır ve fiber kablolar ışıkla veri taşır ve hızı ışık hızıdır.
Dünya ile ölçeklendirildiğinde ışık hızı gayet hızlı bir veri transferi lakin arada kablo olması şart.
Daha uzak bir mesafe örneğin mars ı hedef alırsak ve arada fiber kablolar olduğunu hayal edelim.
Dünyadan mars a yaklaşık 20 dakikada veri ulaşır. Oysa Quantum internet ile hiçbir kablolama olmadan veri Real Time yani anlık olarak iletilir.
Bu durum evrenin neresinde olursanız olun değişmez.
Peki bu durum kısa vadede bize ne getirir.
Uzaktan real time hareket ettirilen tanklar, robot askerler, savaş uçakları ve bilimum yok edici materyal. ( Bu sebeple 2050 civarında küresel bir savaş beklentim var)
İyi şeyler konuşalım. canımızı sıkmayalım.
Quantum evreni sadece bunlarla da kalmıyor. Quantum pc ile anında biyolojik modeliniz alınabilir, tüm hastalıklarınız CRISPR (Clustered Regularly InterSpaced Palindromic Repeats) tekniği ile yok edilebilir.
Hatta 30 yaşından sonra her hücre bölünmesinin ardından dna daki son sarmalın son nükleotidinin kopması engellenebilir ve yaşlanmanız anında durur hatta gençleşmeye bile başlayabilirsiniz.
Benim için oldukça uzun bir yazı oldu.
Umarım gerisi gelir.
Hiç bitmeyen hayallerle saygıyla ve sevgiyle kalın.
KBE.